Selamlar,
Bugünün konusu tuşlu çalgılar. Tuşlu çalgılar tarihinin milattan önce 200 yılına kadar dayandığı biliniyor. Bu süre zarfında bu çalgılar, tüm yeniliklere açık olarak kendilerini sürekli geliştirmiş ve her çağın ihtiyacına göre şekillenmiştir. Bu çalgılar, gerek geniş ses aralığı gerek ise hem akor hem de solonun aynı anda kullanılmasına izin veren tekniği ve yapısı gibi sebeplerden ötürü günümüz aranjörleri ve batılı klasik müzik bestecilerince en çok tercih edilen çalgılar olmuştur.
Peki nedir bu çalgılar?
Erganun (Org): Org, ismini latince "Organum"dan alır, Türkçedeki gerçek ismi ise Rumca'daki "Orğanôn" kelimesinden gelen "Erganun"dur. Orgda Ses, körükle verilen havanın tahta veya metal borulardan geçerken üflemeli çalgılarda olduğu gibi içerdeki hava sütunlarını titreştirmesiyle elde edilir. klavyeli ve pedallı bir enstrumandır. Değişik ses tonları ve notalar piyanoda olduğu gibi tuşlarla denetlenir. En çok bilinen türü kilise orgudur.
Church Organ (Klise Orgu): M.S 3. yüzyıldan sonra orglarda su basıncı yerine hava basıncı kullanılmaya başlandı. Bu dönemden sonra yapılan orglar zamanla gelişerek günümüzde kiliselerde kullanılan orglara dönüştü. Klise orgu Gospel müziğinin ana enstrümanı olarak da bilinir.
Hammond Organ: 20. Yüzyılın başlarında Laurens Hammond tarafından icat edilen ilk elektrikli orgtur. Analog devreleri olan ve lambalı bir enstrümandır ve teknik bakımdan günümüzdeki elektronik orglar ile ilgisi yoktur.
Synthesizer (Sentezleyici): 1960’lı yılların başında Robert Moog tarafından üretilen tuşlu çalgıların kullanım alanını genişleten ve daha modern bir yapıya kavuşturan enstrümandır. Elektrik akımı ve frekans değerlerinin değiştirilmesiyle ses üretip sentezlenmesini sağlayan synthesizer'ın ortaya çıkmasında theremin isimli enstrüman ilham kaynağı olmuştur. Günümüzde Analog Synthesizer, Dijital Synthesizer, Virtual Analog Synthesizer olmak üzere üç farklı yapıda bulunur. Elektronik müzik ve türevlerinde kullanımı yaygın olup,günümüzde R&B, Rock, Brit pop gibi tarzlarda da etkili olarak kullanıldığı görülür.
Workstation: Synthesizer'ların dijital yapıda olanlarına ritim ve sequencer gibi özellikler eklenerek elde edilen klavyelere Workstation denilir. Geçmişten günümüze Aranjörlerin ve orkestra eşliğinde sahneye çıkan klavyecilerin en çok tercih ettikleri klavye türleri workstationlardır. Bilinen ilk workstation 1980’li yılların sonunda üretilen KORG M1 olup, bu cihaz kimi aranjörler tarafından halen kullanılmaktadır.
Akordeon: 1822 tarihinde Christian Friedrich Ludwig Buschmann tarafından icat edilmiştir.
Körüğün harekete geçirilmesiyle oluşan hava akımının etkilediği serbest metallerin titreşmesiyle ses çıkartan çalgıdır.
Klavsen: Piyanonun atası olarak bilinmekle birlikte piyano ile tek benzer yanı iki enstrümanın da tuşlu çalgılar sınıfından olmasıdır. Analog mekanizmaları, çalış tekniği ve ses rengi olarak aralarında pek benzerlik bulunmaz. Piyanonun icadından önce batı müziği bestecilerinin kullandığı bir enstrüman olduğu bilinir.
Devamı yorumlarda!
Bugünün konusu tuşlu çalgılar. Tuşlu çalgılar tarihinin milattan önce 200 yılına kadar dayandığı biliniyor. Bu süre zarfında bu çalgılar, tüm yeniliklere açık olarak kendilerini sürekli geliştirmiş ve her çağın ihtiyacına göre şekillenmiştir. Bu çalgılar, gerek geniş ses aralığı gerek ise hem akor hem de solonun aynı anda kullanılmasına izin veren tekniği ve yapısı gibi sebeplerden ötürü günümüz aranjörleri ve batılı klasik müzik bestecilerince en çok tercih edilen çalgılar olmuştur.
Peki nedir bu çalgılar?
Erganun (Org): Org, ismini latince "Organum"dan alır, Türkçedeki gerçek ismi ise Rumca'daki "Orğanôn" kelimesinden gelen "Erganun"dur. Orgda Ses, körükle verilen havanın tahta veya metal borulardan geçerken üflemeli çalgılarda olduğu gibi içerdeki hava sütunlarını titreştirmesiyle elde edilir. klavyeli ve pedallı bir enstrumandır. Değişik ses tonları ve notalar piyanoda olduğu gibi tuşlarla denetlenir. En çok bilinen türü kilise orgudur.
Church Organ (Klise Orgu): M.S 3. yüzyıldan sonra orglarda su basıncı yerine hava basıncı kullanılmaya başlandı. Bu dönemden sonra yapılan orglar zamanla gelişerek günümüzde kiliselerde kullanılan orglara dönüştü. Klise orgu Gospel müziğinin ana enstrümanı olarak da bilinir.
Hammond Organ: 20. Yüzyılın başlarında Laurens Hammond tarafından icat edilen ilk elektrikli orgtur. Analog devreleri olan ve lambalı bir enstrümandır ve teknik bakımdan günümüzdeki elektronik orglar ile ilgisi yoktur.
Synthesizer (Sentezleyici): 1960’lı yılların başında Robert Moog tarafından üretilen tuşlu çalgıların kullanım alanını genişleten ve daha modern bir yapıya kavuşturan enstrümandır. Elektrik akımı ve frekans değerlerinin değiştirilmesiyle ses üretip sentezlenmesini sağlayan synthesizer'ın ortaya çıkmasında theremin isimli enstrüman ilham kaynağı olmuştur. Günümüzde Analog Synthesizer, Dijital Synthesizer, Virtual Analog Synthesizer olmak üzere üç farklı yapıda bulunur. Elektronik müzik ve türevlerinde kullanımı yaygın olup,günümüzde R&B, Rock, Brit pop gibi tarzlarda da etkili olarak kullanıldığı görülür.
Workstation: Synthesizer'ların dijital yapıda olanlarına ritim ve sequencer gibi özellikler eklenerek elde edilen klavyelere Workstation denilir. Geçmişten günümüze Aranjörlerin ve orkestra eşliğinde sahneye çıkan klavyecilerin en çok tercih ettikleri klavye türleri workstationlardır. Bilinen ilk workstation 1980’li yılların sonunda üretilen KORG M1 olup, bu cihaz kimi aranjörler tarafından halen kullanılmaktadır.
Akordeon: 1822 tarihinde Christian Friedrich Ludwig Buschmann tarafından icat edilmiştir.
Körüğün harekete geçirilmesiyle oluşan hava akımının etkilediği serbest metallerin titreşmesiyle ses çıkartan çalgıdır.
Klavsen: Piyanonun atası olarak bilinmekle birlikte piyano ile tek benzer yanı iki enstrümanın da tuşlu çalgılar sınıfından olmasıdır. Analog mekanizmaları, çalış tekniği ve ses rengi olarak aralarında pek benzerlik bulunmaz. Piyanonun icadından önce batı müziği bestecilerinin kullandığı bir enstrüman olduğu bilinir.
Devamı yorumlarda!